19 Aralık 2015 Cumartesi

Mıknatıs

ne beklenirdi ki
en bilinen binası
hapishane parmaklığına
benzeyen
bir şehirden

bu kadar üzmemiştir beni
mavi bisikletimin
yorgun lastiğinin
İskandinavya'da
bir orman ortasında patlayıp
beni ormana
hapsetmesi bile

ki lastiği patlayan her kim varsa
kendine çeken kaçamasın diye
şehrin ortasına yerleştirilmiş
koca bir mıknatıstır
Atakule

e.p

12 Aralık 2015 Cumartesi

Gladyatörler de Ağlar

gölge etme
gölge etme Hezarfen
korkmasın martılar
sen misafirsin gökte
asıl sahibi onlar
sen uçtun kuleden
hayallerin
yere çakıldı minareden
çıkarmadılar bir daha düştüğü sudan
yok gölge etme
lazım değil başka ihsan
aynı
bir rüzgar esti de
helak oldu ya hani
minare boyunda adam

üzgünüm
yaptıklarım için değil
yapmadıklarım için
pişmanım yapacaklarım için
hem
yapacaklarım beni bağlar
korkularım bacaklarımı bağlar
dilim elimi kolumu bağlar
arenaya gelmemiş
diziye takılmış besbelli
çok takipçili sevgilisi
ağlamaz deme
gladyatörler de ağlar

içtiğim kolalardan mı bilmem
hayatım ara sıra
Gazze Şeridi gibi geçiyor
gözlerimin önünden
memleket serin
Cehennem sıcak ya
ondan
yoksa neden korkulsun ki ölümden
en sevdiği yemek hamsi tava
ölüme göz kırpıyor bir Viking
elinde baltasıyla


e.p